EMEKLİLİK SİSTEMİ DÜZELTİLMELİDİR
Ne yazarsak yazalım, ne anlatırsak anlatalım milletin uyanmaya niyeti yok görünmektedir. Bu düzene biat eden millet sürünmeye müstahaktır. Herkes kafayı maaş ve ücretlere takmış, kimse sistemin düzeltilmesini talep etmemektedir.
Siyaset çözüm üretmekten çıkmış, iktidarın kontrolünde bir konfor alanı haline gelmiştir. Muhalefet yalandan bağırıp çağırsa da, kimse konfor alanından vaz geçmek istememektedir. Paranın bulaşıp da çürütmediği yer kalmamıştır. Siyaset ticarete dönüşmüştür.
Emekli milletvekili maaşları 97 bin lira, hem emekli hem de fiilen milletvekili olanların maaşları ise 233 bin lira olmuştur. Milletvekilliği meslek değildir. Bu nedenle emekliliği de olmaması gerekir. Milletvekili emekliliğinin kaldırılması için toplumsal direnç gösterilmelidir.
Halen meclis de bulunan 600 milletvekilinden 300 tanesi, hem emeklilik, hem de milletvekili maaşı almaktadır. Bunların halkı düşünmeleri mümkün değildir. Ayrıca 600 milletvekili çok fazladır. Bu sayı 400’e indirilmelidir.
Söz konusu memur, işçi ve bağkur emeklileri olunca bütçede para yok denilmektedir. Vergi istisnası adı altında 2,4 trilyon lira vergiyi almaktan vaz geçeceksiniz, 10.800.000 işçinin sigortasız çalıştırılmasına göz yumarak, yaklaşık 700 milyar lira sigorta prim kaybına neden olacaksınız, sonra çıkıp para yok diyeceksiniz, bu yalancılıktır.
Bu da yetmiyormuş gibi, emekli maaşları, çalışanların maaş ortalamasının %70’i kadar iken, bu oran %41’e gerilemiştir. Yapılanlar açık ve net olarak emekliye düşmanlıktır. Dünyada 4 çalışan bir emekliye bakarken, bu oran Türkiye de 1,63’e düşmüştür. Bütün dengeler bozulmuştur.
Tedbir alınmadığı takdirde, ilk etap da emekli olanlara ikramiye ödenmesi kaldırılacak, zaten sürekli kısılan sosyal ödemeler iptal edilecektir. İkinci aşamada ise tüm emekli maaşları asgari seviyede eşitlenecek, maaşların yarısı nakit, geri kalan kısmı da hazine kâğıdı olarak ödenecektir. Bu tedbirler düşünülme aşamasındadır. Zorda kalınırsa uygulamaya konulması kaçınılmazdır.
Bir zamanların devleti yöneten emeklilerinin bile, cehalet paçalarından akmaktadır. Herkes kafayı maaşa takmıştır, halbuki önemli olan sistemin düzeltilerek, sürdürülebilir hale getirilmesidir. Aksi halde maaşların ödenemeyeceği günler uzak değildir.
Emekli sandığı, sosyal sigortalar kurumu ve bağkur’un, sosyal güvenlik kurumu çatısı altında toplanması doğru olmamıştır. Hükümet bu birleştirmeyi sgk’yı denetimden kaçırmak için yapmıştır. Bu kurum müeyyidesiz bir denetime tabidir. sgk acilen sayıştay denetimi kapsamına alınmalıdır.
Devleti, sistemi ve mevzuatı bilen tüm emeklilere sesleniyorum. Kulağınızın üstüne yatmaktan vaz geçin. Emekli maaşlarınız bu gün için yoksulluk sınırı seviyesinde olabilir. Göreceksiniz çok yakında açlık sınırı seviyesine gerileyecektir. Bir an önce örgütlenerek emeklilik sisteminin düzeltilmesini hükumetten talep etmemiz zorunludur.
(11 Mart 2024 – Ankara)
