Karadeniz’in doğal güzellikleriyle ünlü Ünye ilçesi, son yıllarda hızla artan yapılaşma ve betonlaşma tehdidiyle karşı karşıya. Özellikle deniz kenarında yapılan inşaatlar, doğal yaşam alanlarını yok ederken, bölge halkının ve çevrecilerin tepkisini çekiyor. Ancak tüm bu tepkilere rağmen, inşaat faaliyetlerinin hız kesmeden devam etmesi büyük bir tartışmayı da beraberinde getiriyor: Ünye’nin kıyıları neden korunmuyor?
Yasa Tanımayan Müteahhitler ve Yapılaşma
Ünye’de kıyı ve dere kenarlarında hızla yükselen beton yapılar, bölgedeki doğal dengenin bozulmasına neden oluyor. Kıyı kenar kanununa aykırı olmasına rağmen inşa edilen yüzme havuzları ve binalar, vatandaşların en büyük şikâyet konusu. Üstelik bu durum, sadece çevrecileri değil, Ünye’nin yerlilerini de rahatsız ediyor. “Para cezası öderim, inşaatıma devam ederim” anlayışıyla hareket eden bazı müteahhitler ve yatırımcılar, yasa ve düzenlemeleri göz ardı ederek projelerine hız kesmeden devam ediyor.
Vatandaşlar, yapılan şikayetlerin sonuçsuz kaldığını ve yetkililerin bu duruma müdahale etmemesinden duydukları rahatsızlığı dile getiriyor. Özellikle kıyı kenar kanununun hiçe sayıldığı bölgelerde, denize sıfır inşa edilen yapılar ve havuzlar, denizin doğal kıyı yapısına zarar veriyor. Vatandaşlar, yetkililere defalarca şikâyette bulunmalarına rağmen, inşaatların durdurulmadığını ve bölgedeki doğal güzelliklerin her geçen gün biraz daha yok olduğunu belirtiyor.
Cezayı Öde, İnşaatına Devam Et
Bölge halkının en büyük tepkisi, yasaların uygulanmasında yaşanan zafiyetler üzerine yoğunlaşıyor. İnşaat sahipleri, yasaların ihlal edilmesi sonucu kesilen para cezalarını ödeyip, projelerine devam ediyor. Bu durumu, “Yasaları sadece garibanlar mı uymak zorunda?” sorusuyla eleştiren vatandaşlar, yetkililerin sessiz kalmasını anlamakta güçlük çekiyor. Özellikle inşaat faaliyetlerinin hız kazandığı kıyı bölgelerinde, bölge halkı, doğal güzelliklerin talan edilmesine isyan ediyor.
Deniz kenarında yükselen beton yapılar, sadece çevreye zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda Ünye’nin tarihi ve kültürel mirasına da zarar veriyor. Ünye’nin bu hızlı ve plansız yapılaşma sürecine girmesi, bölgenin turizm potansiyelini de tehdit ediyor.
Yetkililere Çağrı: Kıyılarımızı Korumak İçin Adım Atılmalı
Bölge halkı, yetkililere çağrıda bulunarak Ünye’nin kıyılarının korunması için acil önlemler alınmasını talep ediyor. Yerel yönetimlerin, sahil güvenliğin ve bakanlıkların bu duruma kayıtsız kalmaması gerektiğini vurgulayan vatandaşlar, yapılaşmanın durdurulmasını ve yasaların daha sıkı bir şekilde uygulanmasını istiyor. “Bu memlekette parası olan her istediğini yapabilir mi?” sorusuyla tepkilerini dile getiren Ünyeliler, kanunların yalnızca belli kesimler için uygulanıyor olmasından duydukları rahatsızlığı da açıkça ifade ediyorlar.
Deniz kenarlarında kontrolsüz yapılaşmanın artması, bölgedeki ekosistemi tehdit ederken, halkın yetkililerden beklentisi de her geçen gün büyüyor. “Belediyeler görmüyor, bari Sahil Güvenlik görsün” diyen vatandaşlar, kıyılarının korunması için Bakanlıkları göreve çağırıyor. Bu betonlaşma süreci devam ettiği sürece, Karadeniz’in kıyıları ve Ünye’nin doğal dokusu geri dönüşü olmayan bir zarar görecek gibi görünüyor.
Ünye’nin Geleceği Ne Olacak?
Ünye’nin hızla betonlaşan kıyıları, gelecekte bölgenin doğal yapısını ve turizm potansiyelini ciddi şekilde tehdit ediyor. Eğer bu yapılaşma kontrol altına alınmazsa, hem bölgenin doğal güzellikleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacak hem de yerel halkın yaşam alanları ciddi şekilde etkilenecek. Ünye’nin geleceği, yetkililerin bu soruna ne kadar hızlı ve etkili bir şekilde çözüm bulacağına bağlı.
Ünye’de yaşanan bu plansız yapılaşma süreci, bölgenin ekolojik ve turistik değerlerine zarar veriyor. Yerel halk ve çevreciler, bu duruma karşı tepkilerini sürdürürken, yetkililerin harekete geçmesi için çağrılar artarak devam ediyor.