Ünye’de Misafir Olan Depremzede Baba O Anları Anlattı!
Türkiye’nin kalbi deprem bölgesinde atarken 4 çocukla birlikte Ünye’ye gelen depremzede aile yaşadıklarını Alp Medya Ajans Muhabiri Gülten Kodal’a anlattı.
53 yaşındaki aile babası Ahmet Kızlarkayası, 6 Şubat sabahı Tüm Türkiye’nin yüreğini dağlayan depremin ilk dakikalarını, “Sadece beton ve çığlıklar vardı” ifadesiyle anlattı.
Deprem bölgesinden hem acı hem sevindirici haberler gelmeye devam ederken Kahramanmaraş’ta 5 katlı Yüzbaşıoğlu apartmanında depreme yakalanan Ahmet Kızlarkayası, kendisinin depremden nasıl kurtulduğunu anlattı ve eşi ve çocuklarının ise Malatya’da olduğu için tek başına kaldığını söyledi.
“Gürültü ve Çaresizlik Vardı, Çığlıklar Vardı”
Depreme uykuda yakalanan, sarsıntılarla uyanarak evin içindeki her şeyin döküldüğünü ve duvarlardan parçaların üzerine büyük bir gürültü ve çatırdama sesleriyle düştüğünü söyleyen depremzede Ahmet Kızlarkayası,
“Deprem anında bir yandan üzerime düşen beton yığınları bir yandan etraftan gelen bağırma acı çığlıkları duydum. Allahu Ekber diyerek tekbir getirerek balkona çıktım. Etrafı gördüğümde yapacak bir şeyin olmadığını gördüm. Allah’a sığındım ve dua etmekten başka bir şey yoktu. Çok uzun sürdü. Çabuk bitse keşke dedim. O an donup kaldım. Karanlıktı. Her yer karanlıktı ama ses ve gürültüden başka bir şey yoktu etrafta. Hiçbir yeri göremedim. Telefon almaya çalıştım. Koyduğum yeri biliyorum ama bulamıyorum. Telefonu buldum ama kullanamıyorum. Telefonunu ışığının açmaya çalıştım bir ışık olsun diye. O esnada nasıl dışarı çıktık ne yaptım bilemiyorum. Koridorlar çökmüş bina çökmüştü kadınlar çocuklar yaralı. Dışarı çıktığımızda anladım ki bizim durumumuz diğer insanların durumuna göre çok iyiymiş. Her yer tuzla buz olmuş enkaza dönmüştü. Toz toprak çığlıklar yardım edin çığlıklarından başka bir şey yoktu.” şeklinde konuştu.
“Devletin Gücünü Yanımızda Gördük”
Sabah saatlerinde meydana gelen depremin ardından günün aydınlanmasıyla birlikte yaşanan felaketin bilançosunun boyutunu ve gelen yardımların ne denli olduğunu aktaran Ahmet Kızlarkayası,”Çok büyük bir yardım geldi, orada kardeşlik, içtenlik vardı” dedi.
6 kişilik ailesi, kendi anne babası ve kız kardeşi ile birlikte Ünye’de misafir olan depremzede o anları şöyle anlattı:
“Enkaza yaklaştığımda sesleri duyar duymaz koştum. Bağıran kadının elinin gördüm. Beton yığınlarının altında onlara yardım edeceğimi söyledim, korkmamaları gerektiğini söyledim. Size yardım edeceğim sizi çıkaracağım dedim. Yardım için oradan ayrıldım. Ekipler vinçlerle geldi. Afad ve umke vardı ancak bize yardım eden belediye ekipleriydi. Herkesin kendi ailesi çoluk çocuğu vardı ama yardıma koşmuşlardı. O yardımı görünce çok şükür dedik. Devletimiz yardım ediyor insanlarımıza. Canla başla herkes çalışıyordu. Orada çok büyük bir yardım vardı. İçten canı gönülden var. Devletimizden Allah razı olsun. Dünyanın başka hiç bir yerinde olmaz. O kardeşlik içtenlik sıcaklık sadece Türkiye’de var. Biz onu gördük orada.”
Ünye’ye Geldik, Aklımız Deprem Bölgesinde!”
Aile babası Ahmet Kızlarkayası Ünye’de güvende hissettiklerini söylese de akıllarının bölgede kaldığını söyledi:
“Deprem sonrası yağmur ve kar üzerimize yağıyordu. Çok üşüdük titredik. Eşim çocuklarım Malatya’daydı. Onların yanına gitmek için yol aradım. Araç aradım çare aradım ama hiç bir şey bulamadım. Yollar çok kötüydü. En son bir şekilde Adana’ya geçtim. Malatya’daki ailemden haber aldım. Daha sonra Ünye’den Malatya’ya yardım götüren ekiplerle birlikte ailem geldi. Bende Adana’dan geldim. Şimdi Ünye’deyiz ama aklımız yine memleketimizde, aklımız deprem bölgesindeki canlarda.”
“Çok Gücüme Gitti”
Türkiye’yi vuran deprem bölgesinde yağmacı ve bu olayı fırsata çeviren suistimal eden kötü niyetli insanları da gördüklerini söyleyerek şöyle konuştu:
“Bütün Türkiye ve dışarıdan gelen insanlar bizim için seferber olmuşken ben gördüm ki Osmaniye’de mola verdiğimizde yarım ekmeğin içine iki lokma ciğer koyup 90 lira istediler. Bu olmaması gereken bir şeydi ve çok gücüme gitti.”
Öte yandan Ünye ilçesine gelen depremzede aileler kaymakamlık ve belediye bünyesinde oluşturulan bir ekip tarafından kayıt altına alınarak ihtiyaçlarına uygun konaklama yerlerine yerleştiriliyor.
