Yeni Yıldan Ne Bekliyorsun?
“2023 yılının hepimize sağlık, başarı, huzur, mutluluk getirmesini temenni ederim.”
Her yeni yıla girdiğimizde, yeni bir yaş, yeni bir iş, yeni bir yaşam şekli, her ne olursa olsun, yeni gelen her şeyden büyük beklentilere gireriz. Kendimiz ve sevdiklerimiz için iyi dilek ve temennilerde bulunuruz. İyi geçerse minnettarlığımız, kötü geçerse üzüntümüzü ifade ederiz.
Oysa yeni gelen yılın bize kattığı ne olabilir?
Örneğin “Yeni yılda yeni bir işe kavuşmayı diliyorum. İnşallah bu yıl hayalini kurduğum o işim olsun.” diyor. İnşallah olsun da, oturduğumuz yerden emek vermeden bize ne gelebilir? Gelse bile bizi ne kadar mutlu edebilir?
Son yıllarda hayattan beklediğimiz bu! Hazıra konmak!
“Şu oğlanı bir devlet dairesine atsam tamam” diyor. Sonra oğlan işe giriyor ve büyük ihtimalle beğenmiyor, çalışmak istemiyor, zorluk çıkarıyor.
Neden?
Çünkü yeterince emek vermedi. Hayalini kurmadı. Çabalamadı. O işin çilesini çekmedi. Başarılı iş adamlarının o özenilesi hayatlarının geçmişine baktığımızda her birinin büyük zorluklar çektiğini, büyük mücadeleler verdiğini çok net göreceğiz. İnsan elindeki nimetlerin değerini ancak “yokluğu” tattığında anlayabilir. İnsanın bir şeyi elde etme çabasının olması için; o işe nasıl kavuşacağıyla ilgili hayaller kurması, fikirler üretmesi nasıl elde edeceğine dair planlar yapması gerekir. Ancak o zaman yeni fırsatlar yaratılabilir. Bizim toplumumuzda en büyük hata eskilerin tabiriyle “armut piş ağzıma düş” mantığına sahip olmak.
Son yıllarda yaşadığımız pandemiyle birlikte ‘ilişkiler anlamında’ büyük farkındalıklar elde ettik. Herkes kendi çekirdek ailesine döndü. Dışarıyla irtibatımız büyük oranda kesildi. Tam bir şeyler düzelecekken gelen ekonomik kriz üzerine tuz biber oldu. Misafirperverliğimizle övünürken, neredeyse çay kahve hesabı yapacak hale geldik. Ne demiştik yokluğu deneyimlemeden varlığın kıymeti anlaşılmazmış. İşte şimdi tekrar özümüze dönmek bir şeyler üretmek, planlar yapmak, yeni hedefler koymak için 2023 yılı fırsat olabilir. Yaşananlar bizden ziyade en fazla yeni nesli etkileyecek olsa da olanda hayr var diyoruz. Yeni başlangıçlar için bazı şeylerin yıkılması, akıl tutulmasından kurtulmak için değişimin olması gerekiyor. Sancısız doğum olmadığı gibi sancısız değişim dönüşüm de olmuyor.
Hedeflerini koyan, bu hedefler doğrultusunda elinde gelen çabayı hırs yapmadan endişesiz gösteren herkesin istediğine kavuşacağından emin olabilirsiniz. Tabi asıl derdimiz ‘ben’ değil de ‘biz’ bilincine sahip bir şekilde vatana millete katkı sağlamak olursa nur üstüne ala nur olur. Şimdi şapkamızı önümüze alıp 2023 de ‘nereye kapak atarım’ değil! Neler üretebilirim, elimdeki imkânları nasıl değerlendirebilirim diye düşünmek en mantıklısı. İmkânım yok diyenlere ufak bir not;
“Elin ayağın tutuyorsa, gözün görüyor, kulağın duyuyorsa, aklın yerindeyse sen büyük nimetlere sahipsin!”
Tabi görene!
Köre ne?
Mutlu yıllar
